Birleşik Kamu-İş'ten 2024 bütçesine tepki; "Yoksuldan Alıp Zengine Verme Sistemi!"

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Çanakkale İl Başkanı Prof. Dr. Mehmet Şahin, “Bütçede sosyal devlet ilkesi yok, eğitim ve sağlıkta iyileştirme yok, gelir ve vergi adaleti yok, enflasyonla mücadele yok” dedi.

1992

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Çanakkale İl Başkanı Prof. Dr. Mehmet Şahin, TBMM’nde görüşülen 2024 bütçesini eleştirdi. Başkan Şahin, 2024 bütçesinin enflasyonla mücadele konusunda yeterli olmadığını belirterek, “Peki bütçe bu konuda ne diyor: Beni sadece işverenler ilgilendirir. Onlara teşvik, size de daha ağır vergiler yükleyeceğim diyor. ÖTV’de yüzde 175, Gelir Vergisinde yüzde 140, KDV’de yüzde 120 daha fazla ödeyeceksiniz, kursağınızdaki son lokmada gözüm var diyor. Bütçede sosyal devlet ilkesi yok, eğitim ve sağlıkta iyileştirme yok, gelir ve vergi adaleti yok, enflasyonla mücadele yok; bu bütçe bize sadece siz emekçilerin yaratmadığı bu ekonomik krizin faturasını size keseceğiz diyor. Gelin, o saray gibi şaşalı kaptan köşkünden ‘Hepimiz aynı gemideyiz’ tekerlemesini söyleyenlere, makine dairesinden seslenelim, ‘Biz olmazsak bu gemi gitmez’” diye belirtti.

“Ülke nüfusunun yüzde 99’u nefes alamaz hale geldi”

Şahin işçi ve emekçilerin enflasyon altında ezildiğini ifade ederek, “Bir ülke, emekçilerin, üretenlerin, değer yaratanların elinde yükselir. Bir ülke için itibar, saraylar inşa etmekten değil alın teriyle çalışan yurttaşların haklarını almasından, insani koşullarda yaşamasından geçer. Büyük önder Atatürk’ün köylünün milletin efendisi, emekçinin ülkenin kıymetlisi olarak kurduğu bu Cumhuriyet, ne yazık ki belli bir zümre hariç halkın her kesiminin günden güne yoksullaştığı, değersizleştiği bir ülkeye dönüştürülmüştür. Ülke nüfusunun yüzde 99’u, yüzde 1’lik bir kesim servetine servet eklesin diye çalışır, yaşayamaz, barınamaz, nefes alamaz hale gelmiştir. Elbette bu sistemli yoksullaştırmadan biz kamu emekçileri de en ağır şekilde payımıza düşeni aldık ve almaktayız. Bizler için bermuda şeytan üçgeni olan yalancı TÜİK, sarı sendikalar ve emek körü hükümetin kurduğu Toplu İş Sözleşmesi masasından bizlere enflasyon artışıyla bile kıyaslanamayacak trajik zamlar yapıldığı yetmezmiş gibi, şimdi de TBMM’den geçirilmek üzere olan 2024 bütçesiyle bir darbe daha vurulacaktır” dedi.

“Bütçe memleket sorunudur”

2024 bütçesinin sadece kamu emekçilerinin sorunu olmadığına dikkat çeken Şahin, “Enflasyon yerinde durmadığı halde artık yılda sadece bir kere zam yapılacak olan asgari ücretli, memur, işçi ve emekli maaşları, bir seçim aracı haline getirilecektir. Biz trajikomik zamlı ücretlerimizi Şubat alında alacağız, seçim Mart ayında yapılacak, hemen sonrasında da bu hazırlanan bütçe çerçevesinde tüm fiyatlar ve vergilerdeki zamlar aracılığıyla kaşıkla verilen kepçeyle geri alınacaktır. Sanılmasın ki bu bütçe, bu kapıdaki düşman, sadece kamu emekçisinin sorunudur; bu tüm çalışan nüfusumuzun, onların ailelerinin yani topyekûn memleketin sorunudur. Memleket sorunudur” sözlerine yer verdi.

“Bütçe ekonomik rotadır”

Şahin, 2024 bütçesinin sadece ekonomik haklar bağlamında değil aynı zamanda demokrasi açısından da büyük önem taşıdığını şu sözlerle ifade etti, “Bütçe bir yıl boyunca devletin yaptığı ekonomik planlamadır. Bütçe, ekonomik rotadır. O yüzden bütçe, hepimizin meselesidir. Sizin bir yıl boyunca ne kadar vergi ödeyip elinizde ne kadar para kalacağını, hala konteynırlarda kara kışla boğuşan depremzedelerin daha ne kadar evsiz kalacağını, daha kaç annenin bebesine mama alamadığı için savaş zamanlarındaki gibi muhallebiyle suyu karıştırıp yalancı mama yapacağını belirleyen şey, işte bizim gündemde tutmaya çalıştığımız bu bütçedir. Bu yüzden bütçe, sadece ekonomik haklarımız açısından bir mücadele konusu değil, aynı zamanda bir demokrasi meselesidir. Halka rağmen, halka karşı, halkın gelirlerini çarçur etmek, halkın kendi kendini yönetme biçimi olan Cumhuriyet’in kuruluş felsefesine de aykırıdır. Oysa bu bütçeyi, pazardan alışveriş yapmayan, sorsanız ekmeğin fiyatını bilemeyecek, kira ödemeyen insanlar hazırlıyor. Ev sahiplerinin bir araya gelip kiracılarla ilgili bir yasa çıkarması ne demekse, yandaş müteahhitlerle kol kola gezenlerin bir yılın bütçesini hazırlaması da o demek”

“Yoksuldan alıp zengine verme sisteminin adını bütçe koyuyorlar”

Şahin işçi ve emekçilerin her geçen gün daha zor şartlarda hayatlarını idame ettirmek için mücadele ettiklerini ifade ederek, “Her geçen gün daha fazla ve daha zor koşullarda çalışıp, daha çok vergi ödeyip, daha az mal ve hizmete ulaşıyoruz. Deprem oluyor ‘biz bize yeteriz’ deniyor. Salgın oluyor, bize İBAN gönderiliyor. Ekonomik kriz çıkartıp şimdi fedakârlık zamanı diyorlar. Ve şimdi bu organize soygunun, bu yoksuldan alıp zengine verme sisteminin adını bütçe koyuyorlar” sözlerine yer verdi.

“Asgari ücret açlık ücreti haline gelmiştir”

Asgari ücret zammının enflasyon tahminine göre yılda bir kez yapılacak olmasına tepki gösteren Şahin, “Ülkenin 8’de 1’i işsiz ama benim buna dair bir planlamam yok diyor. Bundan önce maaşlara zaten kendi uydurduğum enflasyon oranlarına göre zam yapıyordum, artık enflasyon tahminlerime göre yapacağım ve siz bir sene boyunca buna katlanacaksınız diyor. Ülkemizde işçilerin çok büyük bölümü asgari ücret ve asgari ücrete yakın bir ücretle çalışmaktadır. Bugünkü haliyle asgari ücret açlık ücreti haline gelmiştir. Tüm emekçilerin kemer sıkma politikasına kurban gittiği ekonomik krizde, yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşayan yurttaşlar; gıdasındaki, suyundaki, elektriğindeki ve doğalgazındaki vergilerin ve zamların altında ezilmektedir” dedi.

“2024’te asgari ücrete tek seferlik zam yapılması kabul edilemez”

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Çanakkale İl Başkanı Şahin TÜİK verilerinin gerçeği yansıtmadığını belirterek, “TÜİK’e göre yüzde 65 civarında gerçekte ise üç haneli oranlarda seyreden enflasyon ücretli çalışanları, emeklileri, yoksulları ezip geçmektedir. Bunun yanında 2024’te asgari ücrete tek seferlik zam yapılması kabul edilemez. Asgari ücrete, yüksek enflasyon koşullarında üçer aylık sürelerle zam yapılmalıdır” diye ifade etti.

“Son altı aylık enflasyonda yüzde 50.6 arttı”

Şahin yapılan araştırmaları aktararak, 2024-2025 yıllarında yapılması gereken ücret zamlarına temel olacak şekilde kamu çalışanlarının maaşlarının en az yüzde 115 arttırılması gerektiğini ifade ederek, “Asgari ücretin de kamu işçilerinin 2024 yılında alacağı en düşük ücret seviyesine çıkarılarak 33 bin 266 lira olarak belirlenmesi gerekiyor. Konfederasyonumuzun araştırmasına göre Aralık ayında açlık sınırı 16 bin 483 liraya, 4 kişilik bir aile için yoksulluk sınırı 46 bin 837 liraya çıkmıştır. Gıda Fiyatları Aralıkta yüzde 6,2 arttı. Son bir yıllık dönemde ise yüzde 100.2 arttı. Son altı aylık enflasyonda yüzde 50.6 arttı” dedi.

“Bütçede sosyal devlet ilkesi yok”

Başkan Şahin, 2024 bütçesinin enflasyonla mücadele ile gelir ve vergi adaleti içermediğini ifade ederek, “Peki bütçe bu konuda ne diyor: Beni sadece işverenler ilgilendirir. Onlara teşvik, size de daha ağır vergiler yükleyeceğim diyor. ÖTV’de yüzde 175, Gelir Vergisinde yüzde 140, KDV’de yüzde 120 daha fazla ödeyeceksiniz, kursağınızdaki son lokmada gözüm var diyor. Ülkede kira ortalaması 10 bin TL’yi bulmuş, emekçilerin maaşının yarısı en insani ihtiyaç olan barınmaya gider olmuş ama bütçede lojmanlar, toplu konutlar, gerekli gayrimenkul düzenlemeleri yok. Zenginin yatını, pırlantasını lüks tüketim olarak görmüyorum ama senin çocuğunun önüne koyduğun bir tabak yemekten vergi alacağım diyor. Yetmiyor, ödeyeceğimiz her 100 TL verginin 25 TL’sini dolaylı olarak patronların cebine koymayı planlıyor. Daha çok vergi alıp, daha az hizmet verilmesini öngörüyor. Emeğin milli gelirden aldığı pay yüzde 36’lardan yüzde 26’lara kadar gerilemişken, yeni bütçe yine ve sadece sermaye için iyileştirmeler, hibeler, vergi afları planlıyor. Bütçede sosyal devlet ilkesi yok, eğitim ve sağlıkta iyileştirme yok, gelir ve vergi adaleti yok, enflasyonla mücadele yok; bu bütçe bize sadece siz emekçilerin yaratmadığı bu ekonomik krizin faturasını size keseceğiz diyor. Gelin, o saray gibi şaşalı kaptan köşkünden ‘Hepimiz aynı gemideyiz’ tekerlemesini söyleyenlere, makine dairesinden seslenelim, ‘Biz olmazsak bu gemi gitmez’” diye belirtti.(Damla Yeltekin)

Paylaş