TEMAD, 40. yaşını kutluyor!

Eminettin Ergin, konuşmasında vatanın önemine vurgu yaparak, doğa katliamlarına dikkat çekti.

1239

Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TEMAD) Çanakkale Şube Başkanlığı, kuruluşunun 40. yıl dönümünü Cumhuriyet Meydanı'nda gerçekleştirdiği çelenk sunma töreniyle kutladı. Tören, Atatürk Anıtı'na çelenk sunulmasıyla başladı. Ardından, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından, TEMAD Çanakkale Şube Başkanı Eminettin Ergin, günün önemine binaen duygusal bir konuşma yaptı.

Eminettin Ergin, konuşmasında vatanın önemine vurgu yaparak, doğa katliamlarına dikkat çekti. "Vatan dediğimiz bu topraklar, yabancı şirketlere peşkeş çekilmemeli. Şehitlerimizin emaneti olan bu topraklar, gelecek kuşaklara şehitlerimizin temiz alınları gibi, pirüpak bir şekilde teslim edilmelidir" ifadeleriyle duygularını dile getirdi.

TEMAD'ın 40. kuruluş yıl dönümü vesilesiyle düzenlenen bu anlamlı törende, vatan sevgisi ve milletin birlik beraberliği bir kez daha ön plana çıktı. Her yaşanan etkinlikte olduğu gibi, bu törende de vatanseverlik ve milli değerlere bağlılık vurgusu ön plandaydı.

TESUD'un gelecek hedefleri ve beklentileri

Geçen yıl kuruluş günümüzdeki konuşmamda dile getirdiğim gibi, TESUD'un genel merkez yönetiminin kayyuma devredilmesi ve sürecinin belirsizliği hepimizi derinden üzmüştü. Derneğimiz, Cumhuriyetin kazanımlarına, ulusal bütünlüğümüze ve egemenliğimize, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ilkelerine olan bağlılığını bir kez daha vurgulamak istiyor. Atatürk ilke ve devrimlerine, Atatürk’ün akılcı bilimsel düşünce sistemine ve manevi şahsiyetine olan inancımızı her fırsatta dile getirmeye devam edeceğiz. Derneğimiz, içten ve dıştan gelebilecek her türlü saldırı ve hileye karşı kamuoyunu doğru yönlendirmek için var gücüyle çalışacak ve gerektiğinde yasal tepkileri gösterecektir. Ne yazık ki, demokratik şartlarda merkez yönetim seçimlerinin yapılması ve seçilecek yasal yönetimin göreve başlaması beklentimiz bu yıl da gerçekleşmedi. Ancak, umudumuzu koruyor ve diliyoruz ki, 2024 yılı içinde bu dileğimiz nihayet gerçekleşir.

“Hayatlarının büyük bir kısmı vatana hizmet ederek geçti”

Ergin, cezaevindeki komutanlardan bahsederek, “Türkiye'nin cezaevlerinde bulunan yaşlı komutanlar, hayatlarının büyük bir kısmını vatanlarına hizmet ederek, terörle mücadele ederek ve sınırlarını koruyarak geçirmişlerdir. Ancak, yaşları 85'i aşkın olan bu kahramanlar, hala cezaevlerinde tutulmaktadır. Sağlık durumları çok ciddi şekilde kötüleşmiş durumdadır ve adli tıp kurumundan onlara "cezaevlerinde kalamazlar" raporu çıkmasına rağmen, bu raporlar aylardır imza beklemektedir. Bu durum, ülkenin bu insanlara gösterdiği insafsızlığın bir göstergesidir. Gençlerimiz, bu adaletsizliği görerek umutsuzluğa kapılmakta ve ülkelerini terk etmek istemektedirler. Ancak, bu boşluğu doldurmak için ülkemize Suriyeli, Afgan ve Afrikalı eğitimsiz kalabalıklar gelmektedir. Bu ise ülkemizin beka sorununu daha da derinleştirmektedir. Bu kalabalıkların ülkelerine geri gönderilmesi gerekmektedir. Aksi halde, özellikle Hatay gibi stratejik bölgelerin kontrolü tehlikeye girebilir ve ülkemiz istismara açık hale gelebilir. Bu nedenle, bu konuyla ilgili acil tedbirler alınmalıdır” ifadelerde bulundu.

Türkiye'de Laiklik ve Eğitim

Türkiye'nin laik bir devlet olduğunu vurgulayan Ergin, Atatürk'ün "Efendiler ve ey millet, biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti, şeyhler ve dervişler, müridler mensupları ülkesi olamaz, en doğru, en gerçek tarikat uygarlık tarikatıdır" sözleriyle başlayan bir konuşma yaptı. Laiklik ilkesinin aşındırılmaya çalışıldığını belirten Ergin, ÇADES projesinin eğitim sistemini laiklikten uzaklaştırmak için kullanılmaması gerektiğini vurguladı. Pedagojik formasyonu olmayan din adamlarının okullarda eğitici olarak görevlendirilmesine karşı çıkarak, bunun aynı zamanda din ve ahlak bilgisi öğretmenlerine saygısızlık olduğunu dile getirdi. Eğitimde, Hasan Ali Yücel'in bilimsel temellere dayalı, ezberci olmayan uygulama ağırlıklı bir eğitim sistemi oluşturmaya çalıştığını ifade ederek, bu yaklaşımın Türkiye'yi çağdaş ve medeni ülkeler arasındaki onurlu konumuna yükselteceğini ayrıca, vatan hainlerinin adlarının cadde ve meydanlara verilmesinin kabul edilemez. Çocukların Kubilay'ı katledenlerin mezarlarını ziyaret etmesinin asla hoş karşılanamayacağını, cemaat yapılarına hoşgörü gösterilmesinin ve hatta işbirliği yapılmasının 15 Temmuz gibi yıkıcı olduğu görülmüştür. Bugün dahi, tarikat ve cemaatleri sivil toplum kuruluşları gibi göstererek masum bir imaj çizenleri görmekteyiz. Bu yapıların aslında fırsat bulduğunda neler yapabileceğini göz ardı etmemiz gerektiğini unutmayalım" ifadeleriyle konuşmasını noktaladı.

Anayasa Değişikliği ve Doğal Kaynakların Korunması

Ergin, Anayasa'da değişiklik yapılma girişimlerine dikkat çekerek, "Değiştirilmesi teklif bile edilemeyen ilk üç maddenin korunması, her Türk vatandaşının talebi olmalıdır" ifadelerini kullandı. Ardından, Çanakkale'nin eşsiz doğal kaynaklarının korunmasına vurgu yaparak, Kazdağları ve son olarak Erzincan İliç'te yaşanan doğa katliamlarına dikkat çekti. Bu bağlamda, Şair Necmettin Halil Onan'ın dizeleriyle vatanın değerine vurgu yaparak, şehitlerin emanet edildiği toprakların gelecek kuşaklara temiz ve sağlam bir şekilde aktarılması gerektiğini belirtti.

“Terör örgütlerini kınıyorum”

Ergin, açıklamasında terör örgütlerini kınadığını belirterek, "Her platformda dile getirdiğimiz emekli binbaşıların özel hizmet ve makam tazminatı sorunu bir türlü giderilememektedir" diye devam etti. Son Çanakkale'de toprağa verilen Yb. Gökhan Ünyeli'nin vefatını anarak, Ünyeli'nin veda mektubuna değindi. Ünyeli'nin mektubunda, Türk Silahlı Kuvvetlerine yapılan saldırılara ve askerin itibarının zedelenmesine dikkat çektiğini aktardı. Ünyeli'nin mektubundan alıntı yaparak, "Türk Milletinin ve kültürünün yüksek karakterine inandığını ve FETÖ ve PKK gibi terör örgütlerini lanetlediğini" ifade etti. Ünyeli'nin "Hemşericiliğin, tarikatçılığın ve hizipçiliğin olmadığı, sadece Türk Vatandaşı olmanın aidiyet duygusu için yeterli olduğu bir ülke hayal ettiğini" söylediğini aktaran Ergin, Ünyeli'nin Türk Silahlı Kuvvetleri'ne sahip çıkılmasını dile getirdiğini belirtti. Son olarak, "Maalesef değerlerimize sahip çıkamıyoruz. Genç bir subayın kaybından fazlasıyla üzüntülüyüz" ifadeleriyle konuşmasını noktaladı.

(ERHAN TAYLAN)
Paylaş