Eğitim-Sen, “Açıklama itiraf niteliğinde!”

Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı İnal Akoğlu, “Bölüm Başkanı’nın 'akademik eksikliklerine rağmen kadro aldı’ şeklindeki ifadeleri ise mobbing yapıldığının en açık kanıtı ve itirafıdır. Temsilcimiz Dr. Öğr. Üyesi Yavuz Erdihan, 2012 yılındaki atama sonucu alanında Türkiye birincisi olarak bu kadroya atanmıştır” dedi.

2715

Geçtiğimiz ay gazetemiz Çanakkale OLAY’da “ÇOMÜ’de mobbing skandalı” haberini gündeme getirmiştik. Eğitim-Sen ÇOMÜ’ temsilcisinin mobbinge uğramasına ilişkin haberimizin ardından ÇOMÜ’den açıklama gelmişti. ÇOMÜ Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alptekin Yavaş iddialara yanıtlamıştı. Bu açıklamanın üzerine Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı İnal Akoğlu, Sanat Tarihi Bölüm Başkanı’nın açıklamasını mobbing itirafı olduğunu ileri sürerek, “Bölüm Başkanı’nın 'akademik eksikliklerine rağmen kadro aldı’ şeklindeki ifadeleri ise mobbing yapıldığının en açık kanıtı ve itirafıdır. Temsilcimiz Dr. Öğr. Üyesi Yavuz Erdihan en şeffaf akademik personel atama usulü olan Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) kapsamında, 2012 yılındaki atama sonucu alanında Türkiye birincisi olarak bu kadroya atanmıştır. ÇOMÜ Rektörlüğü tarafından belirlenmiş şeffaf ve somut atama kriterlerini de fazlasıyla sağlamıştır” diye belirtti.

“Mızrak çuvala sığmıyor”

Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı İnal Akoğlu, “Sanat Tarihi Bölüm Başkanı’nın açıklaması bir mobbing itirafıdır. Yazı içeriğindeki ithamların, mobbing yapanların en sık kullandıkları suçlama ifadeleri olduğu mobbingle ilgili bilimsel çalışmaların ortaya koyduğu bir gerçektir. Sayın Bölüm Başkanı’nın da sık sık söz konusu ifadelere başvurması bu nedenle şaşırtıcı değildir. Üstelik aynı ithamlar Bölüm Başkanı tarafından açtırılmış soruşturmada da yer almış ve soruşturma sonucunda bunların tamamının gerçek dışı olduğu ortaya çıkmıştır. Sürekli aynı iddialar üzerinden yeni soruşturmalar açtırılmasının nedeni de zaten budur. Zorlama tanıklıklara, soruşturmacılara ve görev gereklerini yerine getirmekten kaçınan idari makamlara rağmen mızrak çuvala sığmamakta ve gerçeklerin üstü bir türlü örtülememektedir” dedi.

“Erdihan neredeyse tüm özlük haklarını ya mahkeme kararı sonucunda alabilmiştir”

Akoğlu iddialarının belgeleriyle ilgili makamlara iletildiğini ifade ederek, “Suç isnadı yaratabilmek için temsilcimizin annesinin cenazesi nedeniyle gidemediği sınavlarda bile görev yapmadığı gerekçesiyle tutanak tutturup şikayetler oluşturmuş ve soruşturmalarda bu işlemleri kanıt olarak kullanmaya çalışmışlardır. Bu fiiller de belgeleriyle birlikte ilgili makamlara iletilmiştir. Hukuka aykırı olmalarına rağmen açılan diğer soruşturmalar da 'usule aykırılık’ gerekçesiyle daha disiplin kurulu aşamasında birer birer çökmeye başlamıştır. Davalar açılıp dosyalar incelendikçe mobbing ve baskının boyutları da daha açık biçimde ortaya çıkmaya başlamıştır. Bölüm Başkanı’nın iddialarının aksine ÇOMÜ Temsilcimiz Dr. Öğr. Üyesi Yavuz Erdihan neredeyse tüm özlük haklarını ya mahkeme kararı ya da soruşturmalar sonucunda alabilmiştir. Bu da bölüm yönetimi tarafından ne denli vahim bir çalışma ortamı yaratıldığını göstermektedir” sözlerine yer verdi.

“Temsilcimiz, 2012 yılındaki atama sonucu alanında Türkiye birincisi olarak bu kadroya atanmıştır”

“Bölüm Başkanı’nın 'akademik eksikliklerine rağmen kadro aldı’ şeklindeki ifadeleri ise mobbing yapıldığının en açık kanıtı ve itirafıdır” sözlerine dikkat çeken Eğitim-Sen Başkanı Akoğlu, “Temsilcimiz Dr. Öğr. Üyesi Yavuz Erdihan en şeffaf akademik personel atama usulü olan Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) kapsamında, 2012 yılındaki atama sonucu alanında Türkiye birincisi olarak bu kadroya atanmıştır. ÇOMÜ Rektörlüğü tarafından belirlenmiş şeffaf ve somut atama kriterlerini de fazlasıyla sağlamıştır” diye belirtti.

“Bölüm Başkanı’nın iddialarının aksine temsilcimize hemen her aşamada zorluk çıkarılmıştır”

Akoğlu, Eğitim-Sen ÇOMÜ temsilcisinin Atama kriterleri açık ve somut kriterler olduğu için Bölüm Başkanı’nın eksiklik ithamının anlamsız olduğu açıktır. ‘Eksiklik’ olarak gündeme getirdikleri ise kendilerinin özellikle bölüme dışarıdan atama ile gelmiş kişileri baskı altına almak, yükselmesini engellemek amaçlı ürettikleri atama kriterleri ile bağdaşmayan yapay eksikliklerdir. Bu da ilk açıklamamızda bahsi geçen ‘ÇOMÜ atama kriterleri dışında kriterler üretildiği, çalışma ve yayınların yok sayıldığı’ iddiasını doğrulamakta ve bizzat Bölüm Başkanı ağzıyla bir mobbing itirafı olmaktadır. Bölüm Başkanı’nın iddialarının aksine temsilcimize hemen her aşamada zorluk çıkarılmış, özellikle ders verme ve kadro işlemleri gibi konularda sayısız engellemeye maruz kalmıştır” ifadelerine yer verdi.

“Mahkeme kararı Bölüm Başkanı’nın iddialarının tamamen gerçek dışı olduğunun en somut kanıtıdır”

Akoğlu sözlerine şu şekilde devam etti, “Bu nedenle Sanat Tarihi Bölüm Başkanlığı’nın temsilcimizin kadro talebiyle ilgili yönetmeliğe aykırı bir işlemi sendikamız tarafından yargıya taşınmış, dava temsilcimiz lehine sonuçlanmış, Çanakkale İdare Mahkemesi 2018/100 E. – 556 K. Sayılı kararı ile “bilimsel bir inceleme yapılmadığı ve hukuka aykırı olduğu” gerekçeleri ile bu işlemi iptal etmiştir. Bu mahkeme kararı Bölüm Başkanı’nın iddialarının tamamen gerçek dışı olduğunun en somut kanıtıdır. Mahkeme kararına rağmen Bölüm Başkanlığı’nın (bir önceki bölüm başkanı dönemi) baskı ve mobbing fiilleri devam etmiştir. Temsilcimizin itirazları üzerine Bölüm Başkanı tarafından soruşturma açtırılmıştır. Ancak soruşturmada temsilcimizin haklılığı anlaşılmış ve bu nedenle konu ÇOMÜ Rektörlüğü’ne aktarılmıştır. Dekanlık ve Rektörlüğün devreye girmesiyle hak gaspının önüne geçilmiş, temsilcimiz ancak bu şekilde işlemlerini yapma imkânı bulabilmiştir. Usulsüz uygulamalar ve mobbing fiillerinin yarattığı ortam nedeniyle 2022 yılında bölüm başkanı değişmiştir. Ancak zaman içerisinde bunun göstermelik bir değişiklik olduğu, aynı uygulamaların devam etmesinden anlaşılmıştır.”

“Pek çok hukuka ve usule aykırı işlem tespit ettik”

Başkan Akoğlu, bir önceki basın açıklamasının ardından Erdihan hakkında devam eden soruşturmalarla ilgili yazışmaların durduğunu ifade etti. Açıklamanın ardından İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanlığına iki yeni dekan yardımcısı atandığını kaydeden Akoğlu, “Ancak kimlerin istifa ettiğini ve gerekçelerini bilemiyoruz. Çünkü sır gibi saklanıyor. Basın açıklaması sonrası yaşanan gerilimlerle ilgili olabilir” sözlerine yer verdi. Akoğlu, yeni atamaların Dekanlığın WEB sitesinde ilan edilmediğini belirterek, “Dava açtığımız için soruşturma dosyaları da ortaya çıktı. Bunlarda da pek çok hukuka ve usule aykırı işlem tespit ettik. Ancak dava süreci devam ettiğinden bu konuları şimdilik gündeme getirmek doğru olmayacaktır” sözlerine yer verdi.

(DAMLA YELTEKİN)
Paylaş